SÜT DEĞERLİDİR.

SÜTÜMÜZE VE ÜRETİCİMİZE SAHİP ÇIKALIM!

31 Mayıs 2021

BD Sayı: 2021/08

Sütün küresel bir gıda olarak önemini vurgulamak, süt ile ilgili konularda farkındalık yaratmak adına, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü FAO tarafından 1 Haziran tarihi Dünya Süt Günü olarak belirlenmiştir.

Süt ve süt ürünleri, yaşamımızı sağlıklı ve zinde olarak sürdürebilmek için tüketmemiz gereken temel gıda maddelerindendir. Yaşamın başlangıcında karşılaştığımız ilk gıda annemizin sütüdür. Anne sütünden ayrıldıktan sonra süt ve süt temelli ürünler yaşamımızın bir parçası halini alır.

Aynı zamanda her ülkeye, her coğrafyaya, her yöreye göre değişen yerel ve kültürel zenginliktir, süt ürünleri. Ülkemizde en az 160 çeşit yerel peynirimiz olduğunu pek çoğumuz bilmeyiz. Ancak alıştığımız bir çeşit peynirimiz, tereyağımız veya kaymağımız kahvaltı sofralarımızda olmasa; öğünlerde yoğurdumuz, ayranımız olmasa eksiklik hissederiz. Ramazan’da güllacımız mutlaka olmalıdır. Sütlacımız, muhallebimiz arada soframızı şenlendirmelidir. Böylesine derindir, sütle bağlantımız.

Meşakkatli iştir süt hayvancılığı. Süt inekleri saatlik bakım ister. Süt hayvancılığının hafta sonu, bayramı, tatili yoktur.  Süt hayvancılığı ile uğraşan çiftçilerimizin uğraştıkları bu zorlu işten para kazanmaları ve hayatlarını refah içinde sürdürebilmeleri sağlanmalıdır ki üretmeye devam edebilsinler.

Oysa ne yazık ki çiğ süt referans fiyatları genelde gereken seviyenin altındadır. Üretici sütünü satarken tavsiye niteliğinde olan ve minimum fiyat seviyesini öneren bu fiyata dahi ulaşamaz. Genelde serbest piyasa koşullarında, süt de herhangi bir metaymışçasına mücadele ederek var olmaya çalışır. Özellikle sütün bollaştığı ilkbahar döneminde üretimin artması, çoğunlukla üreticiyi sevindirmez. Daha birkaç gün önce tanık olduğumuz gibi,  sanayici sıklıkla bu miktarda sütü satın almak istemez. Bu noktada doğru bir yapılanma ile sütün süttozu gibi daha dayanıklı formlara getirilerek gıda sektöründe kullanılması gerekmektedir. Müdahale süreci, Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu özelleştirildiğinden beri ya işlememekte ya da sürdürülebilir biçimde işlememektedir. Hal böyle olunca çiğ süt ile raftaki süt arasındaki fiyat farkına süt üreticisi kendi de inanamaz durumdadır. Et fiyatları daha iyi olduğunda, bir bakarsınız ki süt hayvanları kesime gitmiş.

Birincil üretimden sanayiye kadar çok sayıda üreticinin olduğu, kayıt dışılığın hala önemli bir sorun olduğu, örgütlenmesi yetersiz bir alandır, süt sektörü.

Bir yandan merdiven altı ile bir yandan bilgi kirliliği ile savaş verilmektedir.

Tüketicimizin bu en değerli gıda maddesine, güvenilir biçimde ve gerçekçi fiyatlarla ulaşabilmesi için, çiftçimizin hak ettiği geçim ve yaşam şartlarına kavuşması için, tarımın her alanında olduğu gibi bu alanda da uygulanmakta olan politikalar, aksayan kurallar paydaşların etkin katılımı ile gözden geçirilmelidir.

Sütümüzü korumak, öncelikle üretici ve sanayici arasındaki dengeyi, emekten yana, tüketiciden yana ve sağlam temellerle kurmakla mümkün olacaktır.  Gerçekçi ve uzun soluklu politikalara, içinde bulunduğumuz pandemi ve iklim değişikliği sürecinde her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğu açıktır.

Bu özel günde; tüm bu zorluklar içerisinde çiftlikten sofraya süt ve süt ürünlerini ısrarla ve dürüstçe üretmekten vazgeçmeyen üreticilerimize bir kez daha içten teşekkürlerimizi sunuyoruz.

 

Tarım ve Gıda Etiği Derneği (TARGET)

                                                                                                Yönetim Kurulu